ZEYTİN HAKKINDA

Meyveli ve uzun ömürlü, sık dallı bir ağaçtır. İlkbahar aylarında yeşilimsi beyaz çiçekler açar, salkım gibidir. Kışın yapraklarını dökmez. Meyveleri sonbaharda olgunlaşır.
Akdeniz iklimi bitkisi olduğu için, bu iklime sahip memleketlerde yetişir. Zeytin, dalında önce yeşil ve tadı buruşturucudur. Olgunlaştıkça rengi kahverengi ve siyaha döner. Bu meyveler salamura yapılarak yenecek hâle getirilir. 
Zeytinyağı ise olgun meyveler sıkılarak elde edilir.
Zeytin de incir gibi, Kur’an-ı kerim’de anılan mübarek meyvelerdendir.
Tîn sûre-i şerifi incir ve zeytine yemin edilerek başlamaktadır: “İncire ve zeytine andolsun ki!” (Tîn: 1)
Kur’an-ı kerim’de zeytinin insanlara çeşitli faydalar sağladığı belirtilmektedir.
Bir Âyet-i kerime’de şöyle buyurulmaktadır: “Allah onunla size ekinler, zeytin ve hurma ağaçlan, üzümler ve her çeşit meyveler yetiştirir.
Bunda düşünen bir topluluk için ibretler vardır.” (Nahl: 11)
Nûr sûre-i şerifinin 35. Âyet-i kerime’sinde mübarek, yani bereketli bir ağaç olduğu belirtilmiştir.
Ebu Hüreyre -radiyallahu anh- den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:
“Zeytin yağını yiyiniz ve kullanınız. Çünkü bu yağ mübarektir.” (İbn-i Mâce: 3320)
207
Allah-u Teâlâ kan ve gübre arasından sütü çıkardığı gibi, su ile taş arasından da saf, tatlı ve faydalı olan zeytin yağını çıkardı. Bütün bunların hepsi insanların faydalanmaları ve o yüce Yaratıcıya şükretmeleri içindir. Düşünen akıllar için bunlarda ne ibretler ve hikmetler vardır.